



Bu gece beraber sofra, yemek diye tutturmam, ardından sofra sonrası kaçınılmaz hale gelen banyo, biraz süt , biraz emme derken 21:0'i geçen uyku rutinimiz enteresan şekilde son buldu. Naz memede, kitapla, ninni, masaj ile sakinleşmeyip, oyun oynama durumuna devam ederse, ki bu yatağın her yanına dengesini bulamayan bir şekilde tırmanma zıplama şeklinde ortaya çıkar ( çalışan annenin en büyük derdi- bence tabi- çocuk anne gelince benim annemin tabiriyle sarı sakız gibi anneye yapışır, tuvalete göndermez, yanında ayırmaz- atar ister tekrar atar- kaldır der, kaldırırsın yere koy der, bitmeyen bir oyun talebine girer..vs bu böyle uzar gider ta ki vicdan ve anne otoritesini birbirinden ayırabilecek bilince ulaşan anne, ki bu bir saaten aşkın süre alır- ağırlığını koyana dek) Marina gelir ve ben odadan çıkarım. Ya Marina uyutur ve 2 dakika sürer, oynayacak kimse olmaynca uyumamanın ne anlamı var değil mi? Marina olmasa baba olacaktır yardıma çağrılan çünkü iş zıvanadan çıkmıştır, inatlaşmaya, kendimi ve Naz'ı sonu olmayan ve genelde kontrolu kaybetme noktasına getiren bir kısır döngü başalamıştır. Bu nadir olur, ama olur... Ne ben biyonik, ultra güçlü bir anneyim ne de Naz bunu bilinçli yapıyor ( aslında şüphelerim var Naz konusunda :)) Bu hiç kontrolu kaybetmiyorum demek değil elbette, ben de normal bir insanım yani...
Neyse, dün gece keşfettiğim yeni uygulama şöyle; zifiri karanlık da olsa, gece lambası, koridor ya da en yakın oda ışığı gibi tüm loş ışıkları kapatıp, yetmedi odanın kapısını da kapadım. Mutlak sessizlik, Naz da sustu. Elinde çorabı, ağzında uykuya geçiş demek olan emziği, bana sarıldı. Yatağına koydum, parmaklığa dayandı yine , hııhhh olmadı yine beceremeyeceğim bu ufaklığı uyutmayı dediğim anda sarıldık sessizce. Ve popoyu havaya dikme, amuda başlangıç, çorabı at, ver ... vs olmadan sere serpe uzandı, masajını yaptık, 10 dakikada uyumuştu. Ben muzaffer bir edayla çıktım odadan...
Normalde her gece evdeki tüm nüfusla, misafir varsa misafirle de vedalaşır Naz,çayını ya da sütünü içer, dişlerini parmak fırçası ile fırçalarım, öpülür , iyi geceler dilenir ona, o da el sallar kocaman gülümseyip. Bu gece dün geceye ek olarak kapıyı kapadıktan sonra , bana baktı kucağımda el salladı, ben de ikiletmedim hemen yatağına koydum, yine sarıldık parmaklıklarda ( ah o parmaklıklar belimin sebebidir)ve dünün yarı süresinde uyudu. Tamam saatin etkisi de var ama ben çok etkilendim, " büyüyor" dedim, sarılmayı , iyi geceler dilemeyi biliyor , anlıyor anlamlandırıyor hepsini benim için yeniden dedim, yine gözlerim doldu ... Ne olduysa bana pek bir duygulanıyorum bu aralar...
Uyuma, uyutma başarısı, kendi kendine uyuyan bebek... vs hırslarım yok. Elbette öğrenecek kendisi uykuya gitmeyi, gece uyandığında kendisi suyunu içip uyumayı, ama şu an bize ihtiyacı var. Uyanınca yardım istiyor, uyuyana kadarbiri yanında masaj yapsın istiyor , şu halimle bile ben de isterim :) İlerde bakıp niye yazdım ki ben bunları demem herhalde; sonuçta kendime not, Naz'ıma not... Büyüdüğünde nelerin bir anneyi heyecanlandırabildiğini hatırlayıp , kızıma anlatabilmem için not...
Yok ben kısa yazamıyorum, fırsatım olmuyor, üseniyorum, sonra bir bakıyorum dökülmüs pıtır pıtır klavyeden kelimeler.