21 Ocak 2009 Çarşamba

Geçmiş haftasonu olur ki...

Ancak fırsat buluyorum haftasonu özeti geçmeye, haftaortası , aşkısının gelmesine 1 kala, haftasonu heyecanımı körüklesin istiyorum sabah sabah....

Cuma akşamı Marina, Naz ve ben Fly inn’in altını üstüne getirip, Naz tüm mağazalar ve restaurant’larla haşır neşir olup, ilk defa büyük sandalyesine oturup yemek yedikten sonra, Cumartesi Marina’yı gönderme hazırlığına giriştik. Marina’nın hastalığı nedeniyle “ ya geri gelemezsem” endişesi ile Naz’a sarılıp sarılıp ağlaması içimi acayip burktu, 1 haftadır evdeki “ gidiyorum” yas havası tepe yaptı 2 gün. Saat 16:00’da onu yolcu etmek üzere eve dönmek durumunda olduğumuzdan, iyi ki dönmüşüz Marina taksinin kapısında hala bana ve Naz’a sarılıyordu, lütfen dönsün lütfen, oyun grubu her zamankinden kısa sürdü. Ama Sinem o kadar güzel aktivitelere hazırlamış ki, bir o kadar da dolu doluydu... Hulaloop, balon, dans ve elbette cookie- kek... Naz dönmeyen diliyle arkadaşlarınıa vıdı vıdı söylendi durdu. Hem Rüzgar’a hem Mert’e sarıldı. Arada birbirlerinin elindekilerle ilgilenseler de , hiç itiraz etmediler paylaştırmamıza...Birbirlerini tanıdıkları için artık çok daha hızlı iletişime giriyorlar, ayrılmaya yakın ise ayrılmak istemiyorlar diyebilirim.



Pazar günü güneşten faydalanıp Naz’ı biraz yürüttükten sonra, Naz’a son 2 haftadır devameden alışverişimizin son turunu yaptık. Sanırım Naz’a önümüzdeki 1,5 sene hiçbirşey almazsam olabilir, biraz cozuttum bu sene, ama ne yapiim hem %50 hem çok güzel şeyler var, hem de seneye ihtiyaç... Evde “ anne” ve birşey isterken “anni” diye kucağımdan , sırtımdan inmezken sokakta bir kere olsun arkasına dönüp bakmıyor. Özgür özgür ellerini sallaya sallaya, mağazaların kapılarından girip beğendiklerine girip çıkıyor. Zaten anlattım erken 2 yal sendrom durumlarımızı. Buna bir de alışveriş çantaları, Naz’ın neyseki bu sefer biraz da olsa bindiği arabası ve “ biber” balonda eklenince ( bkz. Fotoğraflar) eve kendimi zor attım. Eve gelince bizimki Biber’i oyuncak bebek sanıp, ipinden çekip çekip üstüne yattı, onu uyutmaya ve ona sarılmaya çalıştı. Biber şu an bu kadar sevgi sonrası biraz sönmüş, ve mama sandalyesine bağlı olarak hayatına devam ediyor.


2 yorum:

Anne ve Bebisi dedi ki...

aInsallah Marina cok kisa surede, saglikli olarak geri doner.

Bizimki de evde etegimden ayrilmazken sokaga cikinca ben onun pesinden kosuyorum :D O yuzden bir an once bahar gelsin istiyorum:)

Elif dedi ki...

di mi ama Esra, salsak şöyle parka gidebildikleri yere kadar gitseler...
valla döndü dönüd, dönmedi ben bakıcı aramaya başlayacağım. Her seferinde kalp çarpıntısı, beklenti , o iyileşse ben hastalanmak üzereyim